AKP’yi eleştir(me)mek...
Mevcut yapının yanında duran ve kafalarının çalışma şekline hayran olduğum bir çok insan var....
Bazıları yazılarımızın altına yorum yazarak, bizleri AKP’yi eleştirmemekle suçluyorlar...
Güler misin ağlar mısın?!.
Değerli dostlar! Yere göğe sığdıramadığınız Sayın Genel Başkanımız AKP’ye zarar gelmesin diye çağrı yapmadı mı ve “Türkiye’nin her şeyden evvel istikrar içinde bulunması lazım. O bakımdan AK Parti’nin, Sayın Başbakanın rahatsızlık süreciyle de örtüşen, şike ve prim konusunun aniden Cumhurbaşkanı, bakan ve parti yöneticileri ile tartışılması, bölünme, çatlamanın fayda getirmeyeceğini düşünüyoruz. Ortadoğu’nun bu karmaşık ortamıyla, hele Suriye ile yakın bir savaş tehdidinin tartışıldığı bir dönemde, siyasi iktidar üzerinde bir kaos yaratılarak istikrarsızlık, ülkemize bir fayda getirmez. Gerçekçi olmak lazım. Bugünkü Meclis yapısı, AK Parti’nin parçalanmış olsa dahi, sağlıklı bir iktidarı ortaya çıkarmaya uygun değildir” demedi di?
Bu sıkıntılı dönemde AKP’nin zarar görmesinin ülkeye de zarar vereceğini buyurmadı mı?
Akp’nin alternatifi olmadığını itiraf etmedi mi?
O zaman bizim AKP’yi eleştirmemiz, genel politikaya uygun ve Sayın Genel Başkanı teyid eden bir davranış olarak alkışlanmalıdır...
Tutarlı olmak bunu gerektirir...
*****
Gerçi o da, bir yanda yukarıdaki sözleri söylerken, öte yanda biz muhaliflerin AKP’ye bağlı olarak MHP’yi çökertmekle meşgul olduğumuzu anlatmaktan geri durmuyor.
Demek ki kafa karışıklığı yukarıdan aşağıya her tarafı sarmış durumda...
Her gün yeni bir şema, komplo teorileriyle süslenerek gösteriliyor, bahtsız izleyicilere...
Dinleyen de AKP’nin MHP yönetiminden rahatsız olduğunu sanır...
Allah aşkına! Sizce AKP yönetimi, MHP’nin yönetim tarzından rahatsız mı?
Adamlar mazoşist mi ki kendilerine bu kadar kolaylık sağlayan rakibi değiştirsinler...
Ya da bir sportmen centilmenliği mi bu?
“Bu güçsüz rakiplerle mücadele etmek bizi artık tatmin etmiyor... Zaferler bile tat vermiyor artık. Kanıksadık... Biraz daha güçlü rakiplerimiz olsun artık...” düşüncelerine mi kapıldı AKP yönetimi?
*****
AKP’yi neden eleştirmiyormuşuz...
Eleştiriyoruz...
MHP yönetimi değişsin derken aslında AKP’yi eleştiriyoruz...
AKP’nin zararlı olduğunu ve Türkiye’nin başından def edilmesini istediğimiz için mevcut MHP yönetimini eleştiriyoruz...
AKP’yi sevsek, AKP’yi desteklesek ve yaptıklarını onaylasak, mevcut yapının yanında olurduk sonuna kadar... Çünkü mevcut yapı, AKP ne zaman sıkışsa can simidi oluyor…
Benim yaklaşımım bu...
Aksi fikirde olan, gerekçelerini ortaya koysun...
Tartışalım...
vahiy insan şehir revelation ahlâk etik ethica nüzhet yalan estetik metafizik ebrah doğu batı fıtrat creation yaratılış iyilik kötülük dürüstlük eşref-i mahlûkat kişilik asâlet cesâret vefâ sadâkat ihânet yalan immoralist mitoloji belh’um adâl aere perennius antere genetik şuur terbiye muâşeret muâşaka muvâsalat firâk zarâfet letâfet ferâset panteon rolyef fresk heykel portre gravür ideal ülkü ülkücü kerbelâ aşk keşke cennet cehennem araf âdem havva hâbil kâbil elma haz hayâ hicap gurur hürriyet adâlet musâvat agnostic akıl dacret locig analytical antiq aristokrasi kûrûn-i vustâ giyotin hakikat hikmet paradox dialectic tenkit stoa akademia logos logos spermaticos felâsife gelenek hermeneutic semantic hint upanişad mutezile ihvân-ı safa ilk neden iskenderiye okulu medinetü’l fâzıla hürriyet kölelik rönesans ütopya rethoric allah’ın kulu abdullah muhammed kur’ân endülüs ibn-i rüşd aristotales şeyh gâlip farâbi platon sokrat marcus aurelius galile mimar sinan kirkedard farabi ibn-i sina ibn-i hâldun kafka taşköprülüzâde gazâli musa cârullah şemseddin sâmi frasheri bergson enver paşa muhammed ikbal hayyam mehmet âkif yâkup cemil şems ibn-i haldun mevlâna ali şeriâti fuzulî ebu’l âlâ el maarrî ahmet mithat efendi cemil meriç nâmık kemal ahmed hamdi tanpınar kemal tahir yahya kemal cahid zarifoğlu dostoyevski tolstoy knut hamsun nietzsche oğuz atay gogol albert camus descartes herman hesse puşkin halil cibran kaşgarlı mahmut tevfik fikret cenap şehabettin neyzen tevfik motzart bach mahler tarkovski suç ve cezâ anna karenina madonna prag istanbul çocuk kalbi sn. petersburg soljenitsin marks kant heraklit hegel el-hamra endülüs kâmus u türkî redhouse wagner kâmus u okyanus lugat-i fransevî iliria shqip meydan larusse şakâyık-ı nûmâniye mevzuâtü’l ulûm abdülkadir merâgi ıtrî muhammed esed michelangelo van gogh cezanne rembrand monet hoca ali rıza ulysess gaze eleni karaindrou sezen aksu golha farid farjad osman hamdi