Tezgâh…
Ülkücüleri ciddiye alırım…
Hele bu Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı yapmış biriyse …
Onun için cevap verme gereği duydum…
*****
Sayın Şenol Uğurlu benim Genel Başkan’la birlikte bir tezgâhın içinde olabileceğimin ihtimal dahilinde olduğunu belirtti…
Kendisinde böyle bir kanaat oluşmasına sebep ise Genel Başkan’ın bizzat kendisine söylediği sözlermiş…
Sevgili Şenol’un bana ifade ettiğine göre sözü edilen görüşmede “Suat’ın bütün bunları benim bilgim dahilinde yapmadığı ne malûm” denmiş kendisine…
Evet, hareketin liderinin ifadesi böyleymiş…
*****
Ben ise bunun iftira olduğunu söylüyorum…
Şenol’a telefonda söylediğimi de burada tekrarlıyorum…
“Benimle alâkalı bu sözü söyleyen yalancıdır, müfterîdir”…
Şimdi söz sırası Şenol Başkan’da…
Bana bu kadar ağır ithamda bulunmasına sebebiyet veren bilginin(!) doğruluğunu bulmak ve gereğini yapmak onun namusuna havale edilmiştir…
Bekliyorum…
*****
Ortada bir tezgâh olduğu kesin…
Sayın Genel Başkanla 5 Temmuz 2009’dan beri görüşmedim… Ne yüz yüze ne de telefonla…
Kendisine en ağır hakaretleri yapmış insanları bile çağırdığı malûm “Birlik” e, beni bırakın çağırmayı, çağrılmam noktasındaki en ufak telkine verdiği tepkiyi şahitlerden dinlemiş biriyim…
Onun için benimle alâkalı yukarıdaki sözü neden söylediğini anlamış değilim…
Belki de başkaları vasıtasıyla beni manipüle ediyordur ve Şenol’a anlatmak istediği de budur…
Orasını bilemem…
Direk Genel Başkana bağlı değil de O’na bağlı biri aracılığıyla girmiş olabilirim bu tezgâha…
Benim aklım bu kadarına yetmez…
Bunu da Şenol’un iz’anına bırakıyorum…
O kadar hukukumuz var…
Bu hukuk hürmetine ortaya çıkarsın bu tezgâhı…
Bekliyorum…
vahiy insan şehir revelation ahlâk etik ethica nüzhet yalan estetik metafizik ebrah doğu batı fıtrat creation yaratılış iyilik kötülük dürüstlük eşref-i mahlûkat kişilik asâlet cesâret vefâ sadâkat ihânet yalan immoralist mitoloji belh’um adâl aere perennius antere genetik şuur terbiye muâşeret muâşaka muvâsalat firâk zarâfet letâfet ferâset panteon rolyef fresk heykel portre gravür ideal ülkü ülkücü kerbelâ aşk keşke cennet cehennem araf âdem havva hâbil kâbil elma haz hayâ hicap gurur hürriyet adâlet musâvat agnostic akıl dacret locig analytical antiq aristokrasi kûrûn-i vustâ giyotin hakikat hikmet paradox dialectic tenkit stoa akademia logos logos spermaticos felâsife gelenek hermeneutic semantic hint upanişad mutezile ihvân-ı safa ilk neden iskenderiye okulu medinetü’l fâzıla hürriyet kölelik rönesans ütopya rethoric allah’ın kulu abdullah muhammed kur’ân endülüs ibn-i rüşd aristotales şeyh gâlip farâbi platon sokrat marcus aurelius galile mimar sinan kirkedard farabi ibn-i sina ibn-i hâldun kafka taşköprülüzâde gazâli musa cârullah şemseddin sâmi frasheri bergson enver paşa muhammed ikbal hayyam mehmet âkif yâkup cemil şems ibn-i haldun mevlâna ali şeriâti fuzulî ebu’l âlâ el maarrî ahmet mithat efendi cemil meriç nâmık kemal ahmed hamdi tanpınar kemal tahir yahya kemal cahid zarifoğlu dostoyevski tolstoy knut hamsun nietzsche oğuz atay gogol albert camus descartes herman hesse puşkin halil cibran kaşgarlı mahmut tevfik fikret cenap şehabettin neyzen tevfik motzart bach mahler tarkovski suç ve cezâ anna karenina madonna prag istanbul çocuk kalbi sn. petersburg soljenitsin marks kant heraklit hegel el-hamra endülüs kâmus u türkî redhouse wagner kâmus u okyanus lugat-i fransevî iliria shqip meydan larusse şakâyık-ı nûmâniye mevzuâtü’l ulûm abdülkadir merâgi ıtrî muhammed esed michelangelo van gogh cezanne rembrand monet hoca ali rıza ulysess gaze eleni karaindrou sezen aksu golha farid farjad osman hamdi