Başarı…
Başarı hedefle doğru orantılı bir kavramdır.
Hedef kazançla örtüşüyorsa mesele yoktur.
Bu sebeple kimseyle bu noktada tartışmaya girmeye niyetim yok.
İsteyen istediği süslü kelimelerin arkasına sığınarak siyaset yapabilir.
Mazeret kıtlığı yok bu ülkede.
Sayarsın peş peşe mazeretleri, araya da bir iki özdeyiş; tamam.
*****
Bizim eleştirdiğimiz sonuçlar değil, sonuçların yorumlanmasıdır.
Gerek Genel başkanımız gerekse adaylar ve teşkilât mensuplarımızın gayret ve fedakârlıklarını da inkâr etmiyoruz.
Çalışıldı gayret edildi ancak sonuç istediğimiz gibi olmadı.
Bunda anlaşılamayacak bir şey yoktur.
Ancak alınan sonuç başarı olarak yorumlanırsa, insanlar da bu sonucu başarı olarak değerlendirenin ufkunu sorgularlar.
Bundan da kimsenin gocunmaması lâzım gelir.
*****
Bizim hatamız belki de çıtayı yüksek tutmamızdır.
17 Aralık’la oluşan algının, bizleri böyle bir beklentiye soktuğunu inkâr edecek değiliz.
Ayrıca, komşu lokantanın mutfağında fare çıkmasına rağmen yeterli müşteriye ulaşamayan bir müessesenin yönetimi dünyanın her yerinde başarısız addedilir.
Tabi burada ‘halk fare etinden hoşlanıyorsa biz ne yapalım’ tarzında bir savunma gelebilir.
Buna da söyleyecek bir sözümüz olmaz.
Ne var ki halkı bu şekilde değerlendirenin siyaseti bırakması lâzım.
*****
2014 Yerel Seçimlerinde MHP’nin aldığı sonucu başarı olarak görenlerin partimize biçtikleri rol bellidir.
Bu rolü benimseyenlere başarılar diliyorum.
Küçük mutlulukları, oturdukları koltukları ve bindikleri makam arabaları onlara hayırlı uğurlu olsun.
Cenab-ı Allah bol kazançlı emeklilikler nasip etsin.
Şakşakçılarına da nasırlaşmamış eller ihsan eylesin.
Yeter ki bizlere ülkücülük martavalları okuyup durmasınlar.
Bu küçük nazı da bizden esirgemezler umarım.
vahiy insan şehir revelation ahlâk etik ethica nüzhet yalan estetik metafizik ebrah doğu batı fıtrat creation yaratılış iyilik kötülük dürüstlük eşref-i mahlûkat kişilik asâlet cesâret vefâ sadâkat ihânet yalan immoralist mitoloji belh’um adâl aere perennius antere genetik şuur terbiye muâşeret muâşaka muvâsalat firâk zarâfet letâfet ferâset panteon rolyef fresk heykel portre gravür ideal ülkü ülkücü kerbelâ aşk keşke cennet cehennem araf âdem havva hâbil kâbil elma haz hayâ hicap gurur hürriyet adâlet musâvat agnostic akıl dacret locig analytical antiq aristokrasi kûrûn-i vustâ giyotin hakikat hikmet paradox dialectic tenkit stoa akademia logos logos spermaticos felâsife gelenek hermeneutic semantic hint upanişad mutezile ihvân-ı safa ilk neden iskenderiye okulu medinetü’l fâzıla hürriyet kölelik rönesans ütopya rethoric allah’ın kulu abdullah muhammed kur’ân endülüs ibn-i rüşd aristotales şeyh gâlip farâbi platon sokrat marcus aurelius galile mimar sinan kirkedard farabi ibn-i sina ibn-i hâldun kafka taşköprülüzâde gazâli musa cârullah şemseddin sâmi frasheri bergson enver paşa muhammed ikbal hayyam mehmet âkif yâkup cemil şems ibn-i haldun mevlâna ali şeriâti fuzulî ebu’l âlâ el maarrî ahmet mithat efendi cemil meriç nâmık kemal ahmed hamdi tanpınar kemal tahir yahya kemal cahid zarifoğlu dostoyevski tolstoy knut hamsun nietzsche oğuz atay gogol albert camus descartes herman hesse puşkin halil cibran kaşgarlı mahmut tevfik fikret cenap şehabettin neyzen tevfik motzart bach mahler tarkovski suç ve cezâ anna karenina madonna prag istanbul çocuk kalbi sn. petersburg soljenitsin marks kant heraklit hegel el-hamra endülüs kâmus u türkî redhouse wagner kâmus u okyanus lugat-i fransevî iliria shqip meydan larusse şakâyık-ı nûmâniye mevzuâtü’l ulûm abdülkadir merâgi ıtrî muhammed esed michelangelo van gogh cezanne rembrand monet hoca ali rıza ulysess gaze eleni karaindrou sezen aksu golha farid farjad osman hamdi