Telvin Hüsn-ü Hat Sahaf Şiir
Anasayfa > Servet Avcı > O kefen kaç beden?

O kefen kaç beden?


Başbakan demişti ya  “Biz bu yola kefenimizle çıktık” diye... İyi de bu kefen nerede, ne zaman, ne işe yarıyor?  Kendi vatandaşına “Sivas’tan öteye geçemiyorsunuz?” diye sözüm ona hava basan bir Başbakan, var sayalım ki dediği doğru, o kefeni Sivas’tan öteye kapanan yolları açmak için giymeyecekse ne zaman giyecek?
Biliyoruz ki, bu ‘kefen edebiyatı’ vesayetçilerin artık olmayan tehditlerine karşı oluşturulmuş ‘koçaklama projesi’... Yani “Sizden korkmuyorum, ben ölümü göze almışım”  mesajı içeriyor... Bir de ‘Menderes mağduriyeti’ni çağrıştırmaya yarıyor... İyi de zaten ortada korkulacak bir vesayetçi filan kalmadığına göre, geriye bu mesaja muhatap olarak, mazisinde kahramanlık hikâyesi pek bulunmayan ve ‘bol güzel adam’lı televizyon dizilerinden ‘müktesebat’ çıkarmaya çalışanlar kalıyor...
Bir kere önce şuna karar vermek lâzım: Bu kefen sadece kürsülerde işe yarayan bir ‘belâgat’ gıdası mıdır? Yoksa hak ve adalet yolunda gerçekten sonunu düşünmeyen insanların ‘düşmanlar’a bir göz dağı ve korkusuzluk mesajı mıdır? Ya da hep o ‘moderatör’e hava mı?
Doğrusu bu kefenin bugüne kadar ne işe yaradığını pek anlayamadık; siyaset podyumunda dayıvarî yürümekten ve havaalanlarında ‘ücreti mukabili’nde karşılama yaparken kostüm gibi kullanmaktan başka!..
Bu kefen hangi konfeksiyonun ürünü bilmiyoruz ama kullanıcılara birkaç beden bol geldiği kesin!.. Ağızdan düşüp iş göreceği yerde hep ayağa dolanıyor çünkü... Bayraklı reklam filmi çevirirken kefene ihtiyaç olmayabilir ama o bayrağı gerçekten korumak ‘kefenli işi’yse, o kimse kefeni gardıropta unutmayacak, derhal bürünüp direğin dibine yerleşecek!.. Bunu yapmayıp, aczini ‘paralel’ yalanlarıyla örtmeye çalışmayacak!..
Şu kefenin hayrını görsün bu millet, tabii dantellisiyle düzüyle ‘siyasî aksesuar’dan başka vasfı varsa!.. Meselâ Musul krizinde kefen ne yana düşüyor ‘vatanseverlik’ açısından? Yoksa bu kefenleri IŞİD’cilere mi gönderdik TIR TIR? Evlerinde zor zaptedilen ‘kefenî kavmi’ neden bundan fazlaca dert etmedi, neden ülkeyi cadde cadde, meydan meydan Arafat’a çevirmedi?
Allah’ın lâyık olmayanlardan çekip aldığına ve şimdi emaneti kendilerine verdiğine inanan bu arkadaşlara büyük sorumluluk düşüyor... Vatandaşları terör örgütünün elinde rehinken, iki dönümlük park açılışları için gezi düzenleyen liderlerine yağcılık turları değil, sınırları delik deşik olmuş ülkeye etten duvar olacaklar!.. Madem kendilerine üniforma olarak kefeni yakıştırıyorlar ve ölümü göze almayla ilgili verebilecekleri en net mesajı veriyorlar, o hâlde ülkenin yollarını kapatan eşkıyaya karşı gereken mücadeleyi gözlerini kırpmadan ortaya koyacaklar!..Ve Başbakan’ın liderler zirvesinde yerde bulunmasına gönlü razı olmayınca alıp cebine koyduğu, şiirlerinde kullanmayı pek sevdiği bayrağı gönderde tutma işini üstlenecekler!..
Yoksa E-5 kenarında, bulvarda, mitingde kefenle gezmek marifet değil... VIP’in karşısında, ‘Köroğlu’nu suya tepen’ Kiziroğlu Mustafa’yı, pardon Kripton gezegeninden gelen kahraman Süperman’i beklerken ak kefene bürünmek imajı kurtarmaz... Mücadele sembolü kefenin icra sahası belli; Halep oradaysa Musul da burada!.. Tabii yerimiz dar, kefenimiz bol, oyna oynayabilirsen, stratejik stratejik!..
Keşanli Ali’nin setinden geçiyor gibiyiz... Kürsülerden dökülenlere bakınca ‘dünyanın dayısı’yız!.. Arkalarından teneke bağlananlar tok tok konuşuyorlar... Birileri ‘meşe dalı’yla dürtüyor, anlamazdan geliyorlar... Delik deşik olmuş sınırlar içinde ‘paralel devlet’ oluşturuluyor, onlar başka ‘parelel’i milletin gözüne sokarak karartma yapıyorlar... Toprağı işgal edilip, konsolosu, güvenlik görevlileri ve vatandaşları günlerce alıkonabiliyor... Komşularla sıfır sorunla bölgesel güç olacağını iddia edenlerin neredeyse problemsiz komşuları kalmadığı gibi, birkaç bin kişilik terör örgütlerinin bile gözlerine kestirebildiği cılk muhataplar hâline geldiler... Yurt içinde kapanan yolları teröristlere ‘yalvarma diplomasi’siyle açmaya çalışmak öncelik oldu... 
Şimdi gel de sorma, “Sünnet çocuğu gibi giyilen o kefen kaç beden?” diye... 

Yorumlar

Güvenlik Kodu

vahiy  insan  şehir  revelation  ahlâk  etik  ethica  nüzhet yalan estetik  metafizik  ebrah doğu  batı  fıtrat  creation  yaratılış  iyilik  kötülük  dürüstlük  eşref-i mahlûkat  kişilik  asâlet  cesâret  vefâ  sadâkat  ihânet  yalan  immoralist  mitoloji  belh’um adâl  aere perennius  antere  genetik  şuur  terbiye  muâşeret  muâşaka  muvâsalat  firâk  zarâfet  letâfet  ferâset  panteon   rolyef  fresk  heykel  portre  gravür   ideal  ülkü  ülkücü   kerbelâ  aşk keşke  cennet  cehennem  araf  âdem  havva  hâbil  kâbil  elma  haz  hayâ  hicap  gurur  hürriyet  adâlet  musâvat  agnostic  akıl  dacret  locig  analytical  antiq  aristokrasi  kûrûn-i vustâ  giyotin  hakikat  hikmet  paradox  dialectic  tenkit  stoa  akademia  logos  logos spermaticos  felâsife  gelenek  hermeneutic  semantic  hint  upanişad  mutezile  ihvân-ı safa  ilk neden   iskenderiye okulu  medinetü’l fâzıla   hürriyet  kölelik  rönesans  ütopya  rethoric allah’ın kulu abdullah muhammed  kur’ân  endülüs ibn-i rüşd  aristotales  şeyh gâlip  farâbi  platon  sokrat   marcus aurelius  galile  mimar sinan  kirkedard  farabi  ibn-i sina   ibn-i hâldun  kafka  taşköprülüzâde  gazâli  musa cârullah  şemseddin sâmi frasheri  bergson  enver paşa  muhammed ikbal  hayyam  mehmet âkif  yâkup cemil  şems  ibn-i haldun  mevlâna  ali şeriâti  fuzulî  ebu’l âlâ el maarrî  ahmet mithat efendi  cemil meriç  nâmık kemal  ahmed hamdi tanpınar  kemal tahir  yahya kemal  cahid zarifoğlu  dostoyevski  tolstoy  knut hamsun  nietzsche  oğuz atay gogol  albert camus  descartes  herman hesse  puşkin  halil cibran  kaşgarlı mahmut  tevfik fikret  cenap şehabettin  neyzen tevfik  motzart  bach  mahler  tarkovski  suç ve  cezâ   anna karenina  madonna  prag  istanbul  çocuk kalbi  sn. petersburg  soljenitsin  marks  kant  heraklit  hegel  el-hamra  endülüs  kâmus u türkî  redhouse  wagner  kâmus u okyanus  lugat-i fransevî  iliria shqip  meydan larusse  şakâyık-ı nûmâniye  mevzuâtü’l ulûm  abdülkadir merâgi  ıtrî  muhammed esed  michelangelo van gogh  cezanne  rembrand  monet  hoca ali rıza  ulysess gaze  eleni karaindrou  sezen aksu  golha  farid farjad  osman hamdi

Tasarım : ATS