Telvin Hüsn-ü Hat Sahaf Şiir
Anasayfa > Servet Avcı > Şirketler, şerikler ve nitelikli talan

Şirketler, şerikler ve nitelikli talan



Çoğu büyükşehir belediyelelerinde olmak üzere 400’e yakın belediye şirketi var... Geçelim kâğıt üzerindeki misyonunu, önemli bir bölümü, ihalelerdeki ‘yasal baraj’ın aşılarak, işlerin istedikleri taşeronlara verilmesine hizmet ediyor... 
‘Yasal çark’ çok basit işliyor... Belediye mal veya hizmet alım ihalesi yapacak... İhaleye belediye firması girebildiği gibi diğer özel firmalar da girebiliyor... Kamu İhale Kanunu’na tâbi bir durum ve görünürde şartlar eşit!.. Ama uygulamada hiç de öyle değil... Rekabet şansı eşit görülen özel firmaların, belediye şirketiyle rekabet şansı yok... İhaleyi kazanma durumunda, özel firma, hem yapım hem de para alma aşamasında kendisine kan kusturulacağını biliyor... O firma ‘şartname hükümleri’nin idare tarafından nasıl kendisini boğmak için kullanılacağını kestirdiği için bu riskten kaçıyor...
Böylece ‘yazılı’ olmayan ama herkesin bildiği ‘fiilî düzen’ sayesinde ihaleler ‘güzel’ fiyatlarla belediye şirketlerinde kalıyor... Bunun en kestirme anlamı şu: İşi istediğin partiliye, yandaşa veya gizli ortağa ihalesiz vermek için belediye şirketi ‘yasal’ aracılığı yapmış, iş kitabına uydurulmuş oluyor... Çünkü belediye şirketinin aldığı işi kime devredeceğine dair kimsenin karışma hakkı yok!.. Her şey nizamî!.. 
Kanunlarda böyle bir tanım yok ama bu ‘meşrû organize’ye  ‘nitelikli talan’ mı desek acaba? Eşit rekabet şartlarında 3 liraya yapılacak bir iş, rekabetin belediye şirketi lehine bozulması sonucu 10 liraya ihale edilecek!.. O iş yandaş veya gizli ortak taşerona 9 liradan devredilecek!.. Zarar kamunun yani halkın, kâr ise ‘ortaklar’ın yani ‘şerikler’in olacak!.. Ve bu ‘şerik düzeni’ halkını eme eme şişerek hayatını sürdürücek!.. Mümkün mü? 
Bürokrasi devre dışı bırakılıyor, ‘hizmet’ daha hızlı görülüyor, hatta ve hatta belediye şirketleri özel bankalardan kredi bile kullanabiliyor!.. Eh yine bu büyük ‘nimet’in karşılığında da fedakârlık halka düşüyor, genel bütçesini yoldurarak!.. 
Çiçek mi alınacak, asfalt mı döktürülecek, müzik organizasyonu mu yaptırılacak, alt yapı mı döşenecek, hep aynı çark işliyor... Elbette bu işi namusuyla ve hakkıyla yapanları da vardır ama önemli bir kısmı, -ki borcu milyar dolarlarla ifade edilen bazı büyükşehir belediyelerinin şirketleri- kamuyu zarara uğratan ‘talan çarkı’nın içinde yer alıyor... Bugün bile faturalar incelense, serbest piyasa şartlarıyla, bu belediye şirketlerinin alım maliyetleri karşılaştırılsa aradaki korkunç fark ortaya çıkacaktır!.. Ne var ki, her şey nizamî!.. 
Adaletsizlik, sadece mal ve hizmet alımlarındaki bu ‘iki kademeli yöntem’le yapılan hortumlamadan ibaret değil...  Bu şirketlerde binlerce yönetici ve onbinlerce çalışan var... Belediyelerin partisine göre başta genel müdürler olmak üzere şirket yöneticileri görevlendiriliyor... Neredeyse tamamı Türkiye ortalamasının çok çok üzerinde maaşlar alıyorlar... Çalışanlar ise tamamen partiye göre dizayn ediliyor... 
Böylece bir kamu imkânı, tamamen özel amaca hizmette kullanılıyor... Hâl böyle olunca, önceki yazımda ifade etmeye çalıştığım ‘mülâkat’ skandalı gibi gerekçeler biriktikçe  bardak taşmaya devam ediyor... Diğer medyayı istediğiniz kadar kontrol altına alın, sosyal medya sayesinde bu ‘arızalar’ toplumun bütün kesimleri tarafından biliniyor ve öfke artıyor... 
Evet, ‘nitelikli talan ’istediği kadar kitaba uysun, bu bir ‘şirketler’ ve ‘şerikler’ düzenidir, üstelik ‘şirk’ten sonraki en ağır günahtır... Dönüp dönüp sonunda ‘şüreka’ya akan kamu kaynakları gizlenemeyecek boyuttadır... ‘Şerikler’ istedikleri kadar ‘iz bırakmadan’ yürüdükleri için kendilerini büyük güvence altında sansınlar, gerçeğin hiç de öyle olmadığını şu son olaylar göstermiş olmalı... 
Meydanlarda sadece radikal örgütler veya sandıktan ümidini kesenler yoktu... Bir de  halkın içinden, siyasî saikle hareket etmeyen ve yaşadıkları karşısında öfkesini zaptedemeyen makul insanlar vardı... Ve her biri kendince haklı bir hikâyeye sahipti...

Yorumlar

Güvenlik Kodu

vahiy  insan  şehir  revelation  ahlâk  etik  ethica  nüzhet yalan estetik  metafizik  ebrah doğu  batı  fıtrat  creation  yaratılış  iyilik  kötülük  dürüstlük  eşref-i mahlûkat  kişilik  asâlet  cesâret  vefâ  sadâkat  ihânet  yalan  immoralist  mitoloji  belh’um adâl  aere perennius  antere  genetik  şuur  terbiye  muâşeret  muâşaka  muvâsalat  firâk  zarâfet  letâfet  ferâset  panteon   rolyef  fresk  heykel  portre  gravür   ideal  ülkü  ülkücü   kerbelâ  aşk keşke  cennet  cehennem  araf  âdem  havva  hâbil  kâbil  elma  haz  hayâ  hicap  gurur  hürriyet  adâlet  musâvat  agnostic  akıl  dacret  locig  analytical  antiq  aristokrasi  kûrûn-i vustâ  giyotin  hakikat  hikmet  paradox  dialectic  tenkit  stoa  akademia  logos  logos spermaticos  felâsife  gelenek  hermeneutic  semantic  hint  upanişad  mutezile  ihvân-ı safa  ilk neden   iskenderiye okulu  medinetü’l fâzıla   hürriyet  kölelik  rönesans  ütopya  rethoric allah’ın kulu abdullah muhammed  kur’ân  endülüs ibn-i rüşd  aristotales  şeyh gâlip  farâbi  platon  sokrat   marcus aurelius  galile  mimar sinan  kirkedard  farabi  ibn-i sina   ibn-i hâldun  kafka  taşköprülüzâde  gazâli  musa cârullah  şemseddin sâmi frasheri  bergson  enver paşa  muhammed ikbal  hayyam  mehmet âkif  yâkup cemil  şems  ibn-i haldun  mevlâna  ali şeriâti  fuzulî  ebu’l âlâ el maarrî  ahmet mithat efendi  cemil meriç  nâmık kemal  ahmed hamdi tanpınar  kemal tahir  yahya kemal  cahid zarifoğlu  dostoyevski  tolstoy  knut hamsun  nietzsche  oğuz atay gogol  albert camus  descartes  herman hesse  puşkin  halil cibran  kaşgarlı mahmut  tevfik fikret  cenap şehabettin  neyzen tevfik  motzart  bach  mahler  tarkovski  suç ve  cezâ   anna karenina  madonna  prag  istanbul  çocuk kalbi  sn. petersburg  soljenitsin  marks  kant  heraklit  hegel  el-hamra  endülüs  kâmus u türkî  redhouse  wagner  kâmus u okyanus  lugat-i fransevî  iliria shqip  meydan larusse  şakâyık-ı nûmâniye  mevzuâtü’l ulûm  abdülkadir merâgi  ıtrî  muhammed esed  michelangelo van gogh  cezanne  rembrand  monet  hoca ali rıza  ulysess gaze  eleni karaindrou  sezen aksu  golha  farid farjad  osman hamdi

Tasarım : ATS