Telvin Hüsn-ü Hat Sahaf Şiir
Anasayfa > Servet Avcı > ‘Bırakınız yapsınlar, bırakınız kaçsınlar’

‘Bırakınız yapsınlar, bırakınız kaçsınlar’



Devlet, Bingöl Cezaevi’nden kaçan teröristleri yakaladı... Burada bir trajikomiklik yok mu? Farzedelim üçünün Yüksekova kırsalında ‘barıştan yararlanarak’dokunulmazlığa kavuşmuş diğer teröristlerin kampına gittiğine dair ihbar aldınız... Ne yapacaktınız? Hakkari Valiliği  “Aman diğer teröristlerle karıştırmayın, süreç bozulmasın” diyerek ‘kişiye özel’ operasyon izni mi verecekti? Kampın kapısına dayandınız, ‘barışın tarafı saygın teröristler’size pişkin pişkin “Arama emrinizi gösterin” dediklerinde onlara savcının yazısını mı gösterecektiniz? Yoksa ‘barış’a halel gelmesin diye tıpış tıpış geri mi dönecektiniz?
Dünyanın hiçbir hukuk devletinden yaşanmayacak rezalete bakın... Diyelim ki, cezaevinden kaçan katilleri, en az kendileri kadar katil bir gruba karışmış vaziyette Cudi’de kıstırıp, sağ yakaladınız... Sonra tek tek kimlikleri tespit ettiniz... Aralarından kimleri alıp, kimleri serbest bırakacaktınız? Katilleri kendi arasında kategorize edip  “Sen kal, sen gel, çünkü ayıp ettin cezaevinden kaçtın” mı diyecektiniz? 
Bunları birbirinden ayıran suçun türü değil, suçu işledikten sonra yakalanıp yakalanmamış olmaları!.. Eğer ‘ekselans Apo’yla anlaşmadan önce yakalanmamışsan, çok daha büyük katil olsan bile sana dokunan yok... Arayan, soran, operasyon düzenleyen yok... Belinde silahla şehirlere inebilir, korku estirebilir, yol kesebilir, haraca bağlayabilir, uyuşturucuyu organize edebilir, asayiş birimleri kurup kimlik kontrolü yapabilir, muhtemel halk isyanının alt yapısını hazırlayabilir, PKK’lı yoldaşlarını eski mezarından çıkarıp, inşa ettiğin ‘şehitlik’lere gömebilirsin... Sana dokunulmaz, çünkü sen ‘barışın tarafı ve teminatı’sın!.. 
İşlenilen suçun niteliği ne olursa olsun, yakalanmamış olanların ödüllendirildiği bir düzen!.. Şimdi ‘âkil hukukçular’ tartışsınlar, tutuklu veya mahkûmken kaçan PKK’lıların statüsü ne olacak? Onların kan bulaşmış mekaplarıyla artık özgürce dolaşan teröristlerden eksikleri ne ki aranacaklar? 
Hadi bu rezaletin biraz daha dibini bulalım... Evrensel hukukta kişinin lehine olan değişiklikler geçmişe işler... Yani yasa değiştirilerek, eylemin ‘suç vasfı’ ortadan kaldırılmışsa veya hafifletilmişse suçlu bundan yararlanır... Bu durumda, adı konulmamış bebeklerin katilleri ‘operasyondan muaf’ statüye kavuşmuşsa ve bu fiilî durumdan diğerleri de yararlanmak isterse kim ne diyebilecek? Bu rezaleti hukuk devletinin boynuna bir yafta gibi asanlar bu tablodan nasıl utanmazlar?
Denilebilir ki, ortada teröristleri dokunulmazlığa kavuşturan bir yasa değişikliği yok... İşte rezalet de burada başlıyor zaten... Fiilî durumun yasal dayanağı yoksa, düzenin yetkilileri tepeden tırnağa suç işlemiş oluyorlar... Durum komedi sınırlarını bile aşıyor... Bölge terörizmin panayır yerine dönüşecek, savcı duymayacak, kolluk kuvveti görmeyecek, vali talimat vermeyecek!.. Ortada yasa değişikliği yok, yazılı emir yok... Şifaî talimatlar var, “Dokunmayın, süreç sabote olmasın!” diye... 
Bugünler gelip geçtiğinde bakalım o valileri, o savcıları, o kolluk kuvveti yöneticilerini kim kurtaracak adil bir yargı düzeninin elinden? Yürürlükteki yasaların kendilerine emrettiği görevlerini yapmamalarını bakalım nasıl izah edecekler? Ve bakalım bu ‘teslimiyet’e yasayla onay verip halka rezil olmak yerine, şifaî talimatlarla süreci idare ederek halkı uyandırmamaya çalışanlar, o gün kendi dertlerine düştüklerinde bölgedeki görevini ihmal eden bürokrasiye sahip çıkma gücünü kendilerinde bulabilecekler mi?
Tünel kazmışlar da kaçmışlar... Kovalayıp yakalamışız... Niye kovaladığımızı ve nereye kadar kovalayacağımızı bilen var mı? Ya da bunlar kovalanırken, Türkiye Cumhuriyeti’ne doğrulttuğu silahı indirmeyenlerin, istediği adımlar atılmazsa ‘eskisinden beter’olacağı tehditlerini savuranların ve gidecekleri söylendiği hâlde Türkiye topraklarını terk etmeyenlerin niye kovalanmadığını açıklayabilecek ‘fikir namusu’na sahip bir yetkili var mı?

Yorumlar

Güvenlik Kodu

vahiy  insan  şehir  revelation  ahlâk  etik  ethica  nüzhet yalan estetik  metafizik  ebrah doğu  batı  fıtrat  creation  yaratılış  iyilik  kötülük  dürüstlük  eşref-i mahlûkat  kişilik  asâlet  cesâret  vefâ  sadâkat  ihânet  yalan  immoralist  mitoloji  belh’um adâl  aere perennius  antere  genetik  şuur  terbiye  muâşeret  muâşaka  muvâsalat  firâk  zarâfet  letâfet  ferâset  panteon   rolyef  fresk  heykel  portre  gravür   ideal  ülkü  ülkücü   kerbelâ  aşk keşke  cennet  cehennem  araf  âdem  havva  hâbil  kâbil  elma  haz  hayâ  hicap  gurur  hürriyet  adâlet  musâvat  agnostic  akıl  dacret  locig  analytical  antiq  aristokrasi  kûrûn-i vustâ  giyotin  hakikat  hikmet  paradox  dialectic  tenkit  stoa  akademia  logos  logos spermaticos  felâsife  gelenek  hermeneutic  semantic  hint  upanişad  mutezile  ihvân-ı safa  ilk neden   iskenderiye okulu  medinetü’l fâzıla   hürriyet  kölelik  rönesans  ütopya  rethoric allah’ın kulu abdullah muhammed  kur’ân  endülüs ibn-i rüşd  aristotales  şeyh gâlip  farâbi  platon  sokrat   marcus aurelius  galile  mimar sinan  kirkedard  farabi  ibn-i sina   ibn-i hâldun  kafka  taşköprülüzâde  gazâli  musa cârullah  şemseddin sâmi frasheri  bergson  enver paşa  muhammed ikbal  hayyam  mehmet âkif  yâkup cemil  şems  ibn-i haldun  mevlâna  ali şeriâti  fuzulî  ebu’l âlâ el maarrî  ahmet mithat efendi  cemil meriç  nâmık kemal  ahmed hamdi tanpınar  kemal tahir  yahya kemal  cahid zarifoğlu  dostoyevski  tolstoy  knut hamsun  nietzsche  oğuz atay gogol  albert camus  descartes  herman hesse  puşkin  halil cibran  kaşgarlı mahmut  tevfik fikret  cenap şehabettin  neyzen tevfik  motzart  bach  mahler  tarkovski  suç ve  cezâ   anna karenina  madonna  prag  istanbul  çocuk kalbi  sn. petersburg  soljenitsin  marks  kant  heraklit  hegel  el-hamra  endülüs  kâmus u türkî  redhouse  wagner  kâmus u okyanus  lugat-i fransevî  iliria shqip  meydan larusse  şakâyık-ı nûmâniye  mevzuâtü’l ulûm  abdülkadir merâgi  ıtrî  muhammed esed  michelangelo van gogh  cezanne  rembrand  monet  hoca ali rıza  ulysess gaze  eleni karaindrou  sezen aksu  golha  farid farjad  osman hamdi

Tasarım : ATS