Telvin Hüsn-ü Hat Sahaf Şiir
Anasayfa > Servet Avcı > İki anahtar istiyorsanız!

İki anahtar istiyorsanız!



AKP’ye saldıra saldıra o partide Genel Başkan Yardımcılığı’nı kapan Numan Kurtulmuş’un hesabı çok kuvvetli!.. Harun’u Karun’u gözünden tanıdığı ve Karun’un muhasebe defterlerini çok iyi bildiği için kendisine fazlaca saygımız var!.. 
Terörle mücadelenin Türkiye’ye maliyetiyle ilgili en fazla ve en iyi hesabı o yapıyor... Kaybettiğimiz insan sayısıyla ilgili verdiği rakamlar ilginç... Bu yılın Eylül, Ekim ve Kasım aylarında yaptığı farklı basın toplantılarında 30 binle 50 bin arasında değişen rakamlar verdi... Son iki ayda arada kalan rakam kadar yani 20 bin insanımızı hangi cephede nasıl kaybettik veya geri kazandık henüz onları açıklamadı!.. 
Numan Bey’in ölen insan sayısıyla ilgili çelişkili rakamlarına aldırış etmesek de bu mücadelenin ekonomiye maliyetiyle ilgili hesaplarına mutlaka göz atmak ve ibret çıkarmak gerekiyor!.. Eylül ortasında Bursa’da konuşuyor:  “Terörün ülke ekonomisine maliyeti, en az söylüyorum 1 trilyon 144 milyar TL. Dolara vurduğunuzda 620 milyar Dolar... Eğer bu parayı teröre kaybetmeseydik, aklınızda kalsın diye söylüyorum, Türkiye’de var olan ailelerin her birine bir ev, bir araba alabilirdik...” 
Aynı Numan Kurtulmuş Ekim sonunda, yani bir buçuk ay sonra Marka Şehirler İçin Kent Ekonomileri Forumu’nda konuşuyor... Yine o ‘ev ve araba alabilirdik’ edebiyatını kürsüden dillendiriyor... Ve önceki gün Numan Bey basın toplantısı düzenliyor, konu yine terörle mücadelenin ekonomiye maliyeti... Fakat rakamlar iki ayda iki misline fırlamış durumda... Eylül ayında 1 trilyon 144 milyar TL olan 28 yıllık maliyet ‘Karun uzmanı’ Numan Bey’in yine evli ve arabalı hesaplarına göre Kasım’ın başında 2 trilyon 300 milyara fırlıyor!.. Dalgalı kur mübarek!.. İki ayda ne oldu da bu rakamlar ikiye katlandı bilemiyoruz elbette... Bu yeni hesaplama yöntemine göre ‘kayıp ev ve araba’ sayısının de revize edilmesi gerekirken, aile başına düşen ‘kayıp ev ve araba’ sayısının ‘bir’de bırakılmasının bir izahı olmalı değil mi? 
Biz de Numan Kurtulmuş’un bu basın toplantısından önce, başımıza geleceklerden habersiz biçimde dün neler yazmışız:  “Süreç uğruna katlandığınız bu fedakârlıklar sizi tribünler önünde çok zora düşürüyorsa, sarılırsınız yine ‘paranın ipi’ne... Bugüne kadar terörle mücadeleye harcanan parayı sanki boş yere, bir hiç uğruna harcanmış gibi abarta abarta sunarsınız... Bu paranın aslında halkın refahından kaçırılan para olduğunu ve artık o halkın cebine döneceğini aktarır, konuyu ‘tamamen duygusal’ boyuta çekersiniz!.. PKK olunca ‘sindirilmiş kıtalar’ gibi davranan ama ‘millî direnç’ söz konusuysa derhal ‘bindirilmiş kıtalar’a dönen bütün ‘medyatik güçler’inizle abanırsınız... Millî birliği atomize ettikçe, bunun aslında tarihte olduğu gibi büyük devletliğin bir delili olduğunu kasarsınız... O devletin nasıl sonlandığı sizi hiç ırgalamaz... Daralırsanız yine ‘para’yı hatırlatır, bu paraların halkın cebine dönme ümidini taze tutarsınız...” 
Artık bu rakamlar bu hızla ilerledikten sonra iki ay geçince nereye varır Allah bilir!.. Dedik ya, Numan Bey, hesabı ve feraseti güçlü adam... Bir zamanlar “Kusura bakmayın, ben siyaseti dolambaçlı bilen biri değilim. Düz adamım ne biliyorsam söylerim. Bizim en büyük sıkıntımız aramızdaki gizli ve sinsi AKP’lilerdir” diyen AKP Genel Başkan Yardımcısı boşuna konuşmuyordur şüphesiz!.. 
Şimdi kendisinden yeni hesaplar bekliyoruz... Meselâ Çanakkale savunmasını yapmasaydık, bugün her ailenin birer yatı veya gemisi olmaz mıydı? Hadi Çanakkale’den vazgeçtik, bari Sakarya’ya, Kocatepe’ye dalmasaydık... Çünkü ayın parametrelerden yola çıkarsak, ana para, faiz, büyümeye olumsuz etkisi, mecburî göç, yabancı yatırımcının ürkmesi, istihdam, bölgelerarası dengesizlik, turizm geliri kaybı, vs. hesaplayınca gerçekten kaybımızın ne kadar büyük olduğu anlaşılıyor!.. Bütün bunları yapmasaydık, İzmir’i kurtarma maliyetine katlanmasaydık, Şanlıurfa’dan, Kahramanmaraş’tan, Gaziantep’ten ‘medeniyet taşıyıcısı’ Fransızları kovmak için bütçe gerektiren direnişler yapmasaydık, belki bugün dünya deviydik ve belki de hepimiz birer alışveriş merkezi sahibiydik!... 
Bütün bunlar hesap-kitap meselesi... Zaten bugüne kadar her ailemiz birer ev ve araba kaybetmişiz nedensiz bir savaş uğruna, bari bundan sonra akıllı olalım, işimizi bilelim!.. ‘Paranın ipi’ne sımsıkı sarılalım!.. Modelimiz Harunlar değil, Karunlar olsun!... Yuvarlanıp gidelim!..

Yorumlar

Güvenlik Kodu

vahiy  insan  şehir  revelation  ahlâk  etik  ethica  nüzhet yalan estetik  metafizik  ebrah doğu  batı  fıtrat  creation  yaratılış  iyilik  kötülük  dürüstlük  eşref-i mahlûkat  kişilik  asâlet  cesâret  vefâ  sadâkat  ihânet  yalan  immoralist  mitoloji  belh’um adâl  aere perennius  antere  genetik  şuur  terbiye  muâşeret  muâşaka  muvâsalat  firâk  zarâfet  letâfet  ferâset  panteon   rolyef  fresk  heykel  portre  gravür   ideal  ülkü  ülkücü   kerbelâ  aşk keşke  cennet  cehennem  araf  âdem  havva  hâbil  kâbil  elma  haz  hayâ  hicap  gurur  hürriyet  adâlet  musâvat  agnostic  akıl  dacret  locig  analytical  antiq  aristokrasi  kûrûn-i vustâ  giyotin  hakikat  hikmet  paradox  dialectic  tenkit  stoa  akademia  logos  logos spermaticos  felâsife  gelenek  hermeneutic  semantic  hint  upanişad  mutezile  ihvân-ı safa  ilk neden   iskenderiye okulu  medinetü’l fâzıla   hürriyet  kölelik  rönesans  ütopya  rethoric allah’ın kulu abdullah muhammed  kur’ân  endülüs ibn-i rüşd  aristotales  şeyh gâlip  farâbi  platon  sokrat   marcus aurelius  galile  mimar sinan  kirkedard  farabi  ibn-i sina   ibn-i hâldun  kafka  taşköprülüzâde  gazâli  musa cârullah  şemseddin sâmi frasheri  bergson  enver paşa  muhammed ikbal  hayyam  mehmet âkif  yâkup cemil  şems  ibn-i haldun  mevlâna  ali şeriâti  fuzulî  ebu’l âlâ el maarrî  ahmet mithat efendi  cemil meriç  nâmık kemal  ahmed hamdi tanpınar  kemal tahir  yahya kemal  cahid zarifoğlu  dostoyevski  tolstoy  knut hamsun  nietzsche  oğuz atay gogol  albert camus  descartes  herman hesse  puşkin  halil cibran  kaşgarlı mahmut  tevfik fikret  cenap şehabettin  neyzen tevfik  motzart  bach  mahler  tarkovski  suç ve  cezâ   anna karenina  madonna  prag  istanbul  çocuk kalbi  sn. petersburg  soljenitsin  marks  kant  heraklit  hegel  el-hamra  endülüs  kâmus u türkî  redhouse  wagner  kâmus u okyanus  lugat-i fransevî  iliria shqip  meydan larusse  şakâyık-ı nûmâniye  mevzuâtü’l ulûm  abdülkadir merâgi  ıtrî  muhammed esed  michelangelo van gogh  cezanne  rembrand  monet  hoca ali rıza  ulysess gaze  eleni karaindrou  sezen aksu  golha  farid farjad  osman hamdi

Tasarım : ATS