Telvin Hüsn-ü Hat Sahaf Şiir
Anasayfa > Servet Avcı > Hesap ver Mozambik!

Hesap ver Mozambik!


 


Kiminle problemi varsa onların dinlendiğini iddia ediyor Başbakan... Meselâ muhalefetin iki büyük partisiyle ilgili dinlenme iddialarını sıkça gündeme getirmiş, onlara adeta ‘rehin’muamelesi yapmıştı... Elbette buradaki amaçlardan birisi iki partinin muhalefetini değersizleştirmek ve ‘güdümlü’havasına sokmaktı...
Sonra aynı iddiayı Cumhurbaşkanı ve Genelkurmay Başkanı için de tekrarladı... Abdullah Gül’ün bu konudaki ‘diplomatça’ itirazlarına rağmen ısrar etti... Bu sözler hem ‘düşman’ın ne kadar büyük bir organizasyona sahip olduğunu vurgulayarak, sözde darbenin şiddetini ispatlamaya hem de bu iki kurumu ‘örtülü’ ikaza, hatta hizada tutmaya yarıyordu... Ülkenin temel meseleleriyle ilgili bu iki kurumdan hükûmetle farklı bir görüş serdedilse yapılacak tespit belliydi: Çünkü onlar dinleniyordu ve şantajla böyle davranmaya itilmişlerdi!.. 
Ülkenin en önemli kurumlarının etrafında oluşturulmuş bu şaibe bulutu Başbakan Erdoğan’ın ifadelerinden çıkan sonuca bakarsak Anayasa Mahkemesi’ni de kuşatmış durumda... Başbakan’a göre ‘düşmanlarımız’Anayasa Mahkemesi’ni de aralıksız dinliyor... Görevi ‘engellemek’ olan bir Başbakan bu zaafı niye açıklar, onun üzerinde düşünmek lâzım... Klasikleşmiş deyimle ‘zamanlama mânidar’ değil mi? 
Amaç aslında belli: Hükûmetin keyfi uygulamalarına halen direnme kapasitesi olan tek kurum Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını tartışmalı hâle getirmek, şantaj sonucu çıkmış olabileceği imajını pekiştirmek... Öyle ya, dinlenenler ve sırlarını başkalarına kaptıranlar ‘adil’ olamazlar, ‘hukukî’ davranamazlar, kendilerine dayatılana göre hareket ederler!.. Son kararlarıyla zaten hükûmetin hedefi hâline gelen mahkemenin, bundan sonra MİT kanunu ve çıkması durumunda ‘dar bölgeli’ seçim sistemiyle ilgili şimdiden markaj altına alınması, aksi durumda yaftalanacak damganın hazırlanması, bir strateji sonucu... Kanunlar Anayasa’ya aykırı bulunmazsa mesele yok, eğer Anayasa’ya aykırılığı gerekçesiyle iptal edilirse zihinlerimize yazılan kod harekete geçecek: Bunlar zaten dinleniyordu, bir anlamda ‘rehin’di, karar kesinlikle siyasete darbedir!..
Dinleniyor olmak ve sırları ele vermek, elbette her kararı ‘bağımsız’olmaktan çıkarır, tartışmaya açar... Bu durumda Türkiye’de kendisi ve çevresi en çok dinlenen ve kayıt altına alınan kişi Başbakan Erdoğan olduğuna göre, kararları en fazla tartışılması ve ‘bağımsızlıktan uzak’bulunması gereken kişi bizzat Başbakan değil mi? Başka kişi ve kurumları bu anlamda ‘rehin’olmakla suçlayan veya ima eden kişiye ‘en büyük rehin’in kim olduğunu kim soracak?
Bir de işin ‘idari’ boyutu var... Diyelim ki, bu kurumların hepsi gerçekten dinleniyor... Bu durumda ülkenin Başbakanı, tedbir alması gereken kişi midir, yoksa şayiaları medya yoluyla halka duyurma sorumlusu mudur? Devletin en üst yargı kurumunun bütün iletişimi ülke düşmanları tarafından dinlenip kayıt altına alınıyorsa, Başbakan’a düşen bunu engellemek midir, yoksa bir yandan sızlanır gibi görünüp, diğer yandan mahkemenin kararlarını itibarsızlaştırmak mıdır? Şu ana kadar Alman Cumhurbaşkanı’nın da ‘aynı düşman’tarafından dinleniyor olduğunun açıklanmaması ilginç tabii!..
Eğer Anayasa Mahkemesi ve üyeleri tek tek dinleniyorsa bu çok ciddi bir zaaftır... Ve elbette bu zaafın sorumlusu Çankaya Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü olmadığı gibi bu delik deşikliği ortadan kaldıracak olan kurum da Çankaya Güzelleştirme Derneği değildir... Sizin aslî göreviniz bu kurumların aynı zamanda iletişim güvenliğini sağlamak iken, ‘defo’lu olduklarını ima ederek onların kararlarını tartışmaya açmak çok tuhaf bir çelişki... 
Her yerden kesintisiz ‘mağduriyet’ çıkarmak tekniği, hükûmetin üzerine düşen esas sorumluluğu örtmeye yarıyor galiba... Bu ‘mağduriyet’ ne bitmez tükenmez bir madenmiş böyle, kimse bunlara 12 yıldır tek başına hükûmet olduklarını ve varsa bütün kanunsuzluklardan dolayı eziklik hissetmeleri gereken tarafın kendileri olmaları gerektiğini bile hatırlatamıyor... Ya da hatırlatmak isteyenlerin sesleri, onların ağlama sesleri tarafından öyle bir bastırılıyor ki insan evlâdı olanın acıyası geliyor!.. 
Ülkenin bütün kurumları dinleniyorsa, bu acizliğin hesabını sormak için Mozambik hükûmetine nota mı vermeliyiz yoksa? 



 

Yorumlar

Güvenlik Kodu

vahiy  insan  şehir  revelation  ahlâk  etik  ethica  nüzhet yalan estetik  metafizik  ebrah doğu  batı  fıtrat  creation  yaratılış  iyilik  kötülük  dürüstlük  eşref-i mahlûkat  kişilik  asâlet  cesâret  vefâ  sadâkat  ihânet  yalan  immoralist  mitoloji  belh’um adâl  aere perennius  antere  genetik  şuur  terbiye  muâşeret  muâşaka  muvâsalat  firâk  zarâfet  letâfet  ferâset  panteon   rolyef  fresk  heykel  portre  gravür   ideal  ülkü  ülkücü   kerbelâ  aşk keşke  cennet  cehennem  araf  âdem  havva  hâbil  kâbil  elma  haz  hayâ  hicap  gurur  hürriyet  adâlet  musâvat  agnostic  akıl  dacret  locig  analytical  antiq  aristokrasi  kûrûn-i vustâ  giyotin  hakikat  hikmet  paradox  dialectic  tenkit  stoa  akademia  logos  logos spermaticos  felâsife  gelenek  hermeneutic  semantic  hint  upanişad  mutezile  ihvân-ı safa  ilk neden   iskenderiye okulu  medinetü’l fâzıla   hürriyet  kölelik  rönesans  ütopya  rethoric allah’ın kulu abdullah muhammed  kur’ân  endülüs ibn-i rüşd  aristotales  şeyh gâlip  farâbi  platon  sokrat   marcus aurelius  galile  mimar sinan  kirkedard  farabi  ibn-i sina   ibn-i hâldun  kafka  taşköprülüzâde  gazâli  musa cârullah  şemseddin sâmi frasheri  bergson  enver paşa  muhammed ikbal  hayyam  mehmet âkif  yâkup cemil  şems  ibn-i haldun  mevlâna  ali şeriâti  fuzulî  ebu’l âlâ el maarrî  ahmet mithat efendi  cemil meriç  nâmık kemal  ahmed hamdi tanpınar  kemal tahir  yahya kemal  cahid zarifoğlu  dostoyevski  tolstoy  knut hamsun  nietzsche  oğuz atay gogol  albert camus  descartes  herman hesse  puşkin  halil cibran  kaşgarlı mahmut  tevfik fikret  cenap şehabettin  neyzen tevfik  motzart  bach  mahler  tarkovski  suç ve  cezâ   anna karenina  madonna  prag  istanbul  çocuk kalbi  sn. petersburg  soljenitsin  marks  kant  heraklit  hegel  el-hamra  endülüs  kâmus u türkî  redhouse  wagner  kâmus u okyanus  lugat-i fransevî  iliria shqip  meydan larusse  şakâyık-ı nûmâniye  mevzuâtü’l ulûm  abdülkadir merâgi  ıtrî  muhammed esed  michelangelo van gogh  cezanne  rembrand  monet  hoca ali rıza  ulysess gaze  eleni karaindrou  sezen aksu  golha  farid farjad  osman hamdi

Tasarım : ATS