Telvin Hüsn-ü Hat Sahaf Şiir
Anasayfa > Adnan İslamoğulları > "Kaçak Yürek"

“Kaçak Yürek…”


Bir dostun romanı  “Kaçak Yürek”.


Sağlam bir kurgu ve temiz bir Türkçe ve sanıyorum bütün romanların mihenk noktası olan “iyilik ve kötülük” düalitesiyle örülmüş bir polisiye roman.


Aslında ülkemizde ancak son yıllarda güzel örneklerini okuduğumuz bir tür polisiye roman. Zor bir tür roman yazımı için. Heyecanı düşürmeyecek,  merak duygusunu sürekli taze tutacak, acaba ne oldu sorusuyla kitabın son sahifelerine şöyle bir göz atma hissini okuyucuda hep koruyacak ama bir yandan da buna engel olacak ve bir bitmemesi için sık sık elden bırakılacak bir kitap olacak..


Eh, kolay değil hakikaten..


“Kaçak Yürek” modern bir hikâyenin üzerine kurulmuş.


Modern zamanların en büyük ikonlarından “bilgisayar” ve bilgisayarın olmazsa olmaz gayrı müfârıkı, ayrılamaz unsuru “internet” ve tabii “internet korsanlığı” romanı bu.  


“Mikser” kod adlı Ediz Çetin  ve “Yarıcı” kod adlı Cemal’in amansız rekâbetinin ve romanın bu iki kahramanının etrafındaki  sıradan insanların şartlar oluştuğunda nasıl ve ne kadar kötü olabileceğinin hikâyesi.


“Mikser” kod adlı Ediz Çetin sıradan bir matemetik öğretmeni. Bir kredi kefâletinin paramparça ettiği ve karısı bir cinayete kurban giden bir ailesi var,. Cezâevinin sıradanlığı içerisinde metematik bilgisinin de katkısıyla tanıştığı internet korsanlığı ve ailesinin başına gelenlerin sorumlularından alacağı intikam duygusuyla nasıl geçtiğini anlamadığı hapislik yılları.


“Yarıcı” kod adlı Cemal de sıradan bir insan. “Kaçak Yürek” de o sıradanlığından sıyrılıp güçlü bir karaktere dönüşüyor. Zeki,  kurnaz, akıllı ve acımasız. Ama bir taraftan, ufacık bir iyiliğe kendisini mahkâm edecek kadar vefâlı.


Tahsin Dönmez. Ülkenin en büyük holdinginin, dürüst, geleneklerine bağlı patronu.


Hideki. Bir Japon. Türkiye’de üniversite okumuş, Japonya’nın en büyük işadamlarından. Tahsin Dönmez’in kadîm dostu. Dostluğu uğruna ailesini bile hayatî risklere atacak kadar vefalı.


Murat Dönmez. Tahsin Bey’in oğlu, babasının maddi terekesinden başka hiçbir şeye tâlip değil, iyi eğitimli, sıradan ama hırslı bir vâris.


Jiro. Hideki’nin Murat Dönmez’e benzeyen oğlu, Jakuza’nın ağına düşmüş.


Profesör Dr. Metin, Dönmez Holding’in hipokrat yemini etmiş ünlü kalp cerrahı.


Romanın daha ilk bölümlerinde aklıma İngiliz  romancı ve şair William Golding'in, bir adaya düşen küçük çocukların bir süre sonra cinâyet işleyecek kadar kötüleşebileceklerini anlattığı alegorik roman “Sineklerin Tanrısı” geldi.


“Kaçak Yürek”te, yazarının kurgu zekâsında ve usta kaleminde, sıradan insanların nasıl olup da akıl almaz cinâyet planları yapabildiğine, cinâyetler işlediğine tanık oluyorsunuz.


Özellikle Tolstoy’un romanlarında insanın doğuştan mı yoksa sonradan mı kötü ya da iyi olduğunun tahlilleri yapılır uzun sâhifeler boyunca. Kesin bir kanaat edinemezsiniz romanlarının sonunda. Fakat, yeter ki iyilik ve kötülüklerinin ortaya çıkacağı vasatı yakalasınlar, iyiler iyidir, kötüler de kötü son tahlilde.


“Kaçak Yürek”de de sahifeler boyu devam eden heyecan ve sürprizlerin neticesinde iyiler ve kötüler kendi saflarında yer tutuyorlar. Tabii birileri bedelini ödedikten sonra.


“Kaçak Yürek” bir dostun romanı. “Ölümden Önce Aşk vardı” isimli romanından sonra Elips yayınlarından çıkan bu ikinci romanı Adnan Şenel’in. Hani, elinize aldığınızda bırakamayacağınız, bir yandan da bitmesini istemediğiniz romanlardan…


Adnan Şenel’i tebrik ediyor ve yeni romanlarını bekliyoruz. 

Yorumlar

Güvenlik Kodu

vahiy  insan  şehir  revelation  ahlâk  etik  ethica  nüzhet yalan estetik  metafizik  ebrah doğu  batı  fıtrat  creation  yaratılış  iyilik  kötülük  dürüstlük  eşref-i mahlûkat  kişilik  asâlet  cesâret  vefâ  sadâkat  ihânet  yalan  immoralist  mitoloji  belh’um adâl  aere perennius  antere  genetik  şuur  terbiye  muâşeret  muâşaka  muvâsalat  firâk  zarâfet  letâfet  ferâset  panteon   rolyef  fresk  heykel  portre  gravür   ideal  ülkü  ülkücü   kerbelâ  aşk keşke  cennet  cehennem  araf  âdem  havva  hâbil  kâbil  elma  haz  hayâ  hicap  gurur  hürriyet  adâlet  musâvat  agnostic  akıl  dacret  locig  analytical  antiq  aristokrasi  kûrûn-i vustâ  giyotin  hakikat  hikmet  paradox  dialectic  tenkit  stoa  akademia  logos  logos spermaticos  felâsife  gelenek  hermeneutic  semantic  hint  upanişad  mutezile  ihvân-ı safa  ilk neden   iskenderiye okulu  medinetü’l fâzıla   hürriyet  kölelik  rönesans  ütopya  rethoric allah’ın kulu abdullah muhammed  kur’ân  endülüs ibn-i rüşd  aristotales  şeyh gâlip  farâbi  platon  sokrat   marcus aurelius  galile  mimar sinan  kirkedard  farabi  ibn-i sina   ibn-i hâldun  kafka  taşköprülüzâde  gazâli  musa cârullah  şemseddin sâmi frasheri  bergson  enver paşa  muhammed ikbal  hayyam  mehmet âkif  yâkup cemil  şems  ibn-i haldun  mevlâna  ali şeriâti  fuzulî  ebu’l âlâ el maarrî  ahmet mithat efendi  cemil meriç  nâmık kemal  ahmed hamdi tanpınar  kemal tahir  yahya kemal  cahid zarifoğlu  dostoyevski  tolstoy  knut hamsun  nietzsche  oğuz atay gogol  albert camus  descartes  herman hesse  puşkin  halil cibran  kaşgarlı mahmut  tevfik fikret  cenap şehabettin  neyzen tevfik  motzart  bach  mahler  tarkovski  suç ve  cezâ   anna karenina  madonna  prag  istanbul  çocuk kalbi  sn. petersburg  soljenitsin  marks  kant  heraklit  hegel  el-hamra  endülüs  kâmus u türkî  redhouse  wagner  kâmus u okyanus  lugat-i fransevî  iliria shqip  meydan larusse  şakâyık-ı nûmâniye  mevzuâtü’l ulûm  abdülkadir merâgi  ıtrî  muhammed esed  michelangelo van gogh  cezanne  rembrand  monet  hoca ali rıza  ulysess gaze  eleni karaindrou  sezen aksu  golha  farid farjad  osman hamdi

Tasarım : ATS