Telvin Hüsn-ü Hat Sahaf Şiir
Anasayfa > Adnan İslamoğulları > İhânet, cinâyet ve terör özgürlüğü!..

İhânet, cinâyet ve terör özgürlüğü!..


Başbakan: “Ülkemizdeki özgürlük havasının teneffüs edilmesine ne yazık ki olumlu bakamayanlar, bu tür eylemlerin içerisine girebilir.”


Davutoğlu: “Kimse Türkiye’nin gücünü sınamaya kalkmasın.”


 Bülent Arınç: “Olayı icra  edenler veya tahrik edenler, azmettirenler, bir soruşturmayla kısa sürede ortaya  çıksınlar. Kim olursa kim planlamışsa icra etmişse arkasındaki güç ne olursa  olsun bunun hesabını sorarız.”


Terör kimlik ve şekil değiştiriyor. Sırça köşkte oturan Türkiye, komşusunun evini taşlaya taşlaya adetâ teröre dâvetiye çıkardı ve terör de bu dâvete icâbet etti; ilk ziyâreti de Hatay’ın Reyhanlı ilçesi. Kırktan fazla vatandaşımızın öldüğü, yüzden fazla vatandaşımızın yaralandığı  patlama, istatistikî verilere göre Cumhuriyet tarihinin en büyük terör saldırısı.


Bu ağır saldırı karşısında hükümetin aldığı pozüsyon tam bir garâbet örneği.


Başbakanın açıklaması bu garâbetin zirve noktası. Türkiye’deki ‘özgürlük havası’nı teneffüs zorluğu çekenleri işâret ediyor saldırının arkasındaki güçler olarak.


Ne özgürlüğü bu Türkiye’deki özgürlük?


Otuz yıldır ülkeyi kan gölüne çeviren PKK’lı katillerin, ellerini kollarını sallayarak kevgire dönmüş Türkiye’nin Güney sınırlarından bizzat ‘Başbakanın güvencesiyle’ çıkıp gitmeleri özgürlüğü mü? Otuz yıldır ülkeyi kan gölüne çeviren PKK’lıarın Kandil’deki inlerinde konuşlanmış Karayılan denilen katilin zaman zaman Türkiye’yi tehdit etmesi özgürlüğü mü ya da Karayılan’ın Ankara’da siyâset yapmak istemesi özgürlüğü mü ve hatta Karayılan’ın “Meclis tatil yapmasın, ikinci aşama anayasa var” diyebilme küstahlığı mı?


Ne özgürlüğü bu Türkiye’deki özgürlük?


Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun hâlâ Suriye hakkında nasıl konuşabildiğini ve hâlâ koltuğunda nasıl oturabildiğini anlamak mümkün değil. Reyhanlı’daki saldırının ardından verdiği demeç şaka gibi:


“Kimse Türkiye’nin gücünü sınamaya kalkmasın” buyurmuş hazretleri.


Ne olur sınarsa?


Askerî uçağımızın Suriye tarafından düşürülmesinin üzerinden bir yıla yakın zaman geçti ve o zaman da aynı demeci vermişti hazretleri, ne oldu, nasıl bir hesap sordu Davutoğlu da kamuoyunun bu hesaptan haberi yok?


Mavi Marmara gemisini basan ve dokuz vatandaşımızı öldüren İsrail’e karşı üç paralık  tazminat hâricinde ne yapıldı, Türkiye’nin gücü üç paralık tazminat mıydı?


Bugün bu saldırı karşısında, Davutoğlu’nun ‘derin stratejisi’  ne olacak, yine tazminat mı talep edecek Türkiye? Suriye politikasında ‘başarısız’ olduğunu kendisi kabul eden Davutoğlu, Türkiye’nin gücünü sınayan güçlere ‘derin strateji konferansları’mı verecek?


Bülent Arınç’ın demeci ise hepsinden trajikomik; “Olayı icra edenler, tahrik edenler ve azmettirenlere hesap sorulacağını” söylüyor.


Nasıl soracaksınız hesabı? Bir daha ellerine silah almayacaklarını taahhüt ederlerse ve silahlarını da Türkiye’de bırakırlarsa onlar için de “Cehennemin dibine kadar gitsinler” mi diyecek Bülent Arınç?


Ellerinde binlerce askerimizin kanı bulunan PKK’lılarla ilgili, BDP Eş Başkanı Demirtaş’ın, “Mekânları cennet olsun” cevâbını yalayıp yuttuğu ya da yutamasa da gargara yaptığı gibi mi hesap soracak saldırının fâillerinden?


Türk devleti binlerce yıllık tarihi boyunca, mağlup olarak ayrıldığı savaş alanlarında bile bu kadar zillete düşmemişti. Türk devleti binlerce yıllık tarihi boyunca, hiçbir zaman eşkıyâya böylesine pabuç bırakmamıştı. Türk devleti binlerce yıllık tarihi boyunca, çapulculara boyun eğmemişti. Türk devleti binlerce yıllık tarihi boyunca, düşmanıyla böyle aşna fişne olmamıştı. Türk devleti binlerce yıllık tarihi boyunca hatta İstanbul işgâl edildiğinde bile bu denli bir idâre zâfiyeti göstermemişti. Türk devleti binlerce yıllık tarihi boyunca, ihâneti, gafleti, dâlâleti bu denli komplike ve organize olarak açığa çıkaran, bunlara güç ve prim veren zamanları yaşamamıştı…


Şâirin dediği gibi:


“Encâmı fenâdır bu gidişin…”.


   

Yorumlar

Güvenlik Kodu

vahiy  insan  şehir  revelation  ahlâk  etik  ethica  nüzhet yalan estetik  metafizik  ebrah doğu  batı  fıtrat  creation  yaratılış  iyilik  kötülük  dürüstlük  eşref-i mahlûkat  kişilik  asâlet  cesâret  vefâ  sadâkat  ihânet  yalan  immoralist  mitoloji  belh’um adâl  aere perennius  antere  genetik  şuur  terbiye  muâşeret  muâşaka  muvâsalat  firâk  zarâfet  letâfet  ferâset  panteon   rolyef  fresk  heykel  portre  gravür   ideal  ülkü  ülkücü   kerbelâ  aşk keşke  cennet  cehennem  araf  âdem  havva  hâbil  kâbil  elma  haz  hayâ  hicap  gurur  hürriyet  adâlet  musâvat  agnostic  akıl  dacret  locig  analytical  antiq  aristokrasi  kûrûn-i vustâ  giyotin  hakikat  hikmet  paradox  dialectic  tenkit  stoa  akademia  logos  logos spermaticos  felâsife  gelenek  hermeneutic  semantic  hint  upanişad  mutezile  ihvân-ı safa  ilk neden   iskenderiye okulu  medinetü’l fâzıla   hürriyet  kölelik  rönesans  ütopya  rethoric allah’ın kulu abdullah muhammed  kur’ân  endülüs ibn-i rüşd  aristotales  şeyh gâlip  farâbi  platon  sokrat   marcus aurelius  galile  mimar sinan  kirkedard  farabi  ibn-i sina   ibn-i hâldun  kafka  taşköprülüzâde  gazâli  musa cârullah  şemseddin sâmi frasheri  bergson  enver paşa  muhammed ikbal  hayyam  mehmet âkif  yâkup cemil  şems  ibn-i haldun  mevlâna  ali şeriâti  fuzulî  ebu’l âlâ el maarrî  ahmet mithat efendi  cemil meriç  nâmık kemal  ahmed hamdi tanpınar  kemal tahir  yahya kemal  cahid zarifoğlu  dostoyevski  tolstoy  knut hamsun  nietzsche  oğuz atay gogol  albert camus  descartes  herman hesse  puşkin  halil cibran  kaşgarlı mahmut  tevfik fikret  cenap şehabettin  neyzen tevfik  motzart  bach  mahler  tarkovski  suç ve  cezâ   anna karenina  madonna  prag  istanbul  çocuk kalbi  sn. petersburg  soljenitsin  marks  kant  heraklit  hegel  el-hamra  endülüs  kâmus u türkî  redhouse  wagner  kâmus u okyanus  lugat-i fransevî  iliria shqip  meydan larusse  şakâyık-ı nûmâniye  mevzuâtü’l ulûm  abdülkadir merâgi  ıtrî  muhammed esed  michelangelo van gogh  cezanne  rembrand  monet  hoca ali rıza  ulysess gaze  eleni karaindrou  sezen aksu  golha  farid farjad  osman hamdi

Tasarım : ATS