Telvin Hüsn-ü Hat Sahaf Şiir
Anasayfa > Adnan İslamoğulları > AKP Feshâne’yi kapatabilecek mi?

AKP Feshâne’yi kapatabilecek mi?


Fes kullanımı ortadan kalkalı neredeyse yüz yıl olmasına rağmen, “İnadım inat, fesim iki kanat” diyerek imâlata devam eden Feshâne-i  Âmire’nin artık kapatılması AKP hükümetinin gündeminde. Başbakanın, “Mor püsküllü fesimiz kusur kalsın” diyerek başlattığı tartışma günden günde alevlenerek ivme kazanırken, Feshâne idârecileri de, “Mor püsküllü fesle gezerim, elbisem kirlenmiş paslı gezerim, vatan elden gidiyor yaslı gezerim”  türküsüyle ağıtlar yakarak, yaşlı gözlerle üretime devam etmekte. Fes giyen öğrenicilerin, “Başarılarımızı ve şampiyonluklarımızı giydiğimiz feslere borçluyuz” açıklamaları ve ailelerinin “Aman şu fes bizim oğlana bir yakışıyor ki…” türünden açıklamalarının yer aldığı dramalar ekranlarda ve gazetelerde boy gösterip, AKP içindeki bazı milletvekillerinin fes lehindeki açıklamaları ve tweetleri zaten asâbî olan Başbakanı çileden çıkartmış olmalı ki, hızını alamayıp yeni kapatma kararlarının arefesinde olduğunu açıkladı.  


Kulislerde konuşulanlara göre Başbakan, Feshâne’nin ardından Kağıthâne’nin kapatılması için de hazırlıklara başlanılması tâlimatını vermiş bile kurmaylarına. “Ben SEKA’yı bile özelleştirdim yok pahasına, ne o kardeşim İstanbul’un ortasında Kağıthâne Mağıthâne,  derhal kapatın orayı da” demiş. Bakan Suat Kılıç, “Efendim orası artık bir semt adı, o Kağıthâne Bizans döneminde varmış orada” demeye kalkmış, Başbakan, “Bak Suat, zaten elimin tersindesin kodum mu oturturum. Bizans döneminden kalmaymış bir de o Kağıthâne, ulan biz Osmanlıyız ne Bizans’ı, kapatmakla kalmayın, TOKİ’ye söyleyin yerle bir etsin orayı” demiş.


Hüseyin Çelik, bakmış ki Suat Kılıç’a okkalı bir beş kardeş geliyor, hemen müdahale etmiş, “Sayın Başbakanım, aslına bakarsanız, her zamanki gibi isâbet buyurdunuz, el atmışken şu Tâlimhâneyi hallediversek yüksek  tâlimatlarınızla ne de güzel olur” diye girmiş  araya. “Âlâa” demiş Başbakan, “Zaten adında meymenet yok oranın, ne demekmiş Tâlimhane, neyin tâlimini yapacaksınız Taksim’in göbeğinde? Üstelik ayaklanma yeri orası, haftalarca canıma okudular, camiye ayakkabıyla girdiler, camide içki içtiler, camileri ahır yaptılar, Allah bilir darbe hazırlıkları bile orada yapılıyordur, orayı da hakk ile yeksân edin ki izi bile kalmasın, ismini de silin kitaplardan, haritalardan, ansiklopedilerden, arşivlerden” demiş…


Egemen Bağış, “Efendim, Talimhâne binası zaten yıkılalı yetmiş üç yıl oldu, hani oraya AVM felân yapacaktık, kıyâmeti kopardı ya bu geziciler, işte orası Tâlimhâne” demiş. Demiş demesine de, dediğine diyeceğine pişmân olmuş.. “Bak Egemen, lisan biliyorsun, komiklikler edip beni güldürüyorsun, ama gözünün yaşına bakmam çakarım tokadı. Ben bilmiyor muyum sanki neresi olduğunu, iki de bir lâfa karışma, sen git birkaç tweet at” diye öyle bir azarlamış ki, Egemen Bağış çâreyi Divan Otel’e sığınmakta bulmuş.


Başbakanın sinirlerinin çok yıprandığını gören Bülent Arınç’ın, “Bak Tayyip kardeşim, geçenlerde bu Feshâne’nin kapatılması mevzuundan dolayı beni ortalık yerde rencide ettin ama ben yine de kıyamıyorum sana, yeter ki sen iste, ne Tophâne, ne Darphâne, ne Mumhâne, ne Saraçhâne, ne Azaphêne, ne Şişhâne, ne Kalenderhâne ne Gasilhâne bırakırız ortada, alimallah yıkar yakarız oraları” diyerek elini omzuna koymuş Başbakanın… Bu durumdan oldukça mütehassis olan Başbakan, “Berâber yürüdük biz bu yollarda, berâber de ağlarız be Bülent abi, gözünün çapağını yerim senin” demiş ve başlamışlar birlikte ağlamaya…


* * * * * * 


Günlerdir Türkiye gündemini meşgûl eden dersanelerin kapatılması tartışmalarını izlerken, aklıma hep Yiğit Özgür’ün bir karikatürü geliyor.


Kafasında klasik hunisiyle bir deli dükkâna giriyor, “İyi günler, tek ucu boklu değnek var mı?” diye soruyor. Dükkân sahibi de, “Valla takımı bozamıyoruz kardeş” diye cevap veriyor…


Ne Başbakanın kapatma kararının kaynağı eğitimin ıslahı, ne de dersânelerin kapatılması tartışmalarının odağındaki cemaatin, eğitim savunmaları sahih ve inandırıcı.


Başbakan, otoritesini ve devletin idâresini paylaşmak istemiyor ve cemaati insan fideliğinden, yani  kalbinden vuruyor dersanelerle, cemaat ise güç uğruna hükümeti on yıldır kayıtsız şartsız desteklemesinin bedelini ödüyor.


İki uçlu bir değnek bu…  



                                                                                                    


Yorumlar

Güvenlik Kodu

vahiy  insan  şehir  revelation  ahlâk  etik  ethica  nüzhet yalan estetik  metafizik  ebrah doğu  batı  fıtrat  creation  yaratılış  iyilik  kötülük  dürüstlük  eşref-i mahlûkat  kişilik  asâlet  cesâret  vefâ  sadâkat  ihânet  yalan  immoralist  mitoloji  belh’um adâl  aere perennius  antere  genetik  şuur  terbiye  muâşeret  muâşaka  muvâsalat  firâk  zarâfet  letâfet  ferâset  panteon   rolyef  fresk  heykel  portre  gravür   ideal  ülkü  ülkücü   kerbelâ  aşk keşke  cennet  cehennem  araf  âdem  havva  hâbil  kâbil  elma  haz  hayâ  hicap  gurur  hürriyet  adâlet  musâvat  agnostic  akıl  dacret  locig  analytical  antiq  aristokrasi  kûrûn-i vustâ  giyotin  hakikat  hikmet  paradox  dialectic  tenkit  stoa  akademia  logos  logos spermaticos  felâsife  gelenek  hermeneutic  semantic  hint  upanişad  mutezile  ihvân-ı safa  ilk neden   iskenderiye okulu  medinetü’l fâzıla   hürriyet  kölelik  rönesans  ütopya  rethoric allah’ın kulu abdullah muhammed  kur’ân  endülüs ibn-i rüşd  aristotales  şeyh gâlip  farâbi  platon  sokrat   marcus aurelius  galile  mimar sinan  kirkedard  farabi  ibn-i sina   ibn-i hâldun  kafka  taşköprülüzâde  gazâli  musa cârullah  şemseddin sâmi frasheri  bergson  enver paşa  muhammed ikbal  hayyam  mehmet âkif  yâkup cemil  şems  ibn-i haldun  mevlâna  ali şeriâti  fuzulî  ebu’l âlâ el maarrî  ahmet mithat efendi  cemil meriç  nâmık kemal  ahmed hamdi tanpınar  kemal tahir  yahya kemal  cahid zarifoğlu  dostoyevski  tolstoy  knut hamsun  nietzsche  oğuz atay gogol  albert camus  descartes  herman hesse  puşkin  halil cibran  kaşgarlı mahmut  tevfik fikret  cenap şehabettin  neyzen tevfik  motzart  bach  mahler  tarkovski  suç ve  cezâ   anna karenina  madonna  prag  istanbul  çocuk kalbi  sn. petersburg  soljenitsin  marks  kant  heraklit  hegel  el-hamra  endülüs  kâmus u türkî  redhouse  wagner  kâmus u okyanus  lugat-i fransevî  iliria shqip  meydan larusse  şakâyık-ı nûmâniye  mevzuâtü’l ulûm  abdülkadir merâgi  ıtrî  muhammed esed  michelangelo van gogh  cezanne  rembrand  monet  hoca ali rıza  ulysess gaze  eleni karaindrou  sezen aksu  golha  farid farjad  osman hamdi

Tasarım : ATS